Outline
- Depremi bilseydik
- Depremi bir gün önce bilseydik ne yapabilirdik
- Bir hafta önce, bir ay önce, bir yıl önce?
- Gelecek depremi bilmiyor olabiliriz, ama geçmişteki depremleri şu an
biliyoruz, erken bilseydik ne yapardık sorusu bize yarın için ne verebilir?
- Ne olursa olsun, geleceği bilmiyoruz, ama geçmişe bakıp hayatımızı yeniden
tasarladığımızda geleceğe daha hazırlıklı olabiliriz
- Tasarlamanın yönü
- Yaşanacakları tasarlayamayız, yaşananları yaşandıktan sonra ele alıp
tasarlayabiliriz
- Dünden mülhem tasarımlarla yarını daha iyi karşılamayı umarız, yarın dün
olduğunda tasarımlarımızı revize eder, bilinmez ile bu şekilde baş ederiz
- Tasarlama eyleminin malzemesi ve konusu her zaman geçmiştir, gelecek
değil. Tasarlama eylemi sonucu ortaya çıkan tasarım ise geleceği
etkiler, hatta etkilemesi beklenir, ama geleceği kesin olarak belirlemez,
yalnızca etkiler.
- Tasarlama eylemi sanıldığının aksine ileriye değil, geriye dönük bir
eylemdir.
- Geleceği tasarlama arzusu
- Gelecek korkusu ve bu korkudan hareketle belirsizliği giderme arzusu
- Geleceğin belirsizliğinin verdiği bireysel/toplumsal kaygılar
- Tanrı’nın her şeyi bilmesi, İsa’nın geleceği mitlerinin adreslediği
kaygılar bunlar
- Tanrı bize ebeveynlik yapıyor, ve bu korkularımızın bizi ele geçirmesini
engelliyor diye düşünebiliriz
- Büyüdüğümüzde, hala ebeveynlik ihtiyacı zaman zaman duymakla beraber,
bilinmezlikle başa çıkmakta daha iyi olmamız gerekir (ya da beklenir), çünkü
onu göğüsleyen artık büyüklerimiz değil, bizizdir.
- Geleceğe dair duyabileceğimiz tek duygu korku olmak değil. Korku yerine
güven duygusu üzerinden geleceği karşılayabilir ve inşa edebiliriz.
- Bu güven (trust değil, confidence), gelecekte olacak şeyleri
etkileyebileceğimize olan inancımızdır. (Joe)
- Gelecek hayali
- Tasarımlarımız doğası gereği geleceğin belirsizliğini ortadan amacını içinde
barındırır. Burada tasarımın kendisine ulaştığımızda elde edilecek sonuç
hayal edilir. Geleceği düşündüğümüzde önce varmak istediğimiz durakları,
sonra o duraklara götürecek araçları hayal ederiz.
- Gelecek hayallerimiz bugünün ihtiyaçlarının, bugün hissedilen eksikliklerin
giderilmesi ile ilgilidir. Onu gideren herhangi bir araç gelecek hayalinin
bir parçası olabilir.
- Akşam karanlığında, ay ışığı da olmadan, yürümek zorunda kaldıysak ve
yürümenin zorluğunu yaşamışsak, önce bu zorluğun olmadığı bir gelecek hayal
ederiz. Sonra herkese her eve bir el feneri de verebiliriz, her yola
aydınlatma da koyabiliriz. Bizi sonuca götüren iki tasarım da ihtiyacı
gidermeyi talep eder. Hangi tasarımın geleceğimizde yer edeceği ise zaman
meselesidir.
- Tasarlamanın neliği
- Tasarımın işlev ile ilişkisi
- Bir Varlığın Özü, Yapıtaşları ve Kompleks Sistemler Üzerine
- Amaçsız bir tasarımın da bir tasarım olabileceğine dair söylenebileceklere
genel bir yanıt; talep ve ihtiyacı ayıralım, biri talep etmese de bir
tasarım yapılabilir, ama tasarlanan şey bir işleve hizmet eder, yani ne
tasarımı olduğu bellidir, logo, masa, araba, vs vs.
- Bir şeyin basitleştirilmiş (kaba) halini temsil eder
- Türkçe
- Tas- (kötü, kaba) - (kötü’den iyiye gidiş ile ilintili)
- Tasa (kaygı) ile ses benzerliği ve Tasalanmamak için Tasarlamak
- Tasavvur ile ses benzerliği ya da etimolojik bağı
- Taslak - Tasarım - Tasarlamak, kabasını çıkarmak, kabaca çizmek
- İngilizce, Fransızca, Arapça, Farsça, Yunanca bağlantılar
- Design => de- sign
- Conception => concept -ion
- Tasavvur, Taşmim vb
- Tasarım, tekil gerçek bir şeyin, eksiltilmiş, indirgenmiş,
basitleştirilmiş, temsili bir fikridir. Gerçekte olan şeyin karikatürü
gibidir. Özüne ait olan her şeyi barındırır, ama onu o yapmaktan
uzaklaştırmayacak tüm ayrıntılardan arındırır.
- Bir arkadaşımız, adı Murat olsun, ile ilgili tüm beklentilerimiz onunla
ilgili geçmişte edinilmiş bilgilere dayanır. Diğer bir deyiş ile,
kafamızdaki Murat tasarımı gelecekteki Murat ile ilgili olmaktan çok
geçmişteki Murat’ı açıklayacak şekilde oturmuştur. Murat bir gün
beklenmedik davranış sergilerse, her zaman dakikti ve bugün geç kaldı
diyelim, bunu ona yakıştıramayız. Aslında Murat geç kalmıştır, ve bu su
götürmez bir gerçektir. Murat’ın gerçekliğine yakışıp yakışmaması
önemsizdir. Konu aklımızdaki Murat tasarımı ile uyuşmamasıdır. Murat
sürekli geç kalmaya başlarsa, artık Murat’ın “değiştiğini” söyleriz,
oysa değişen kafamızdaki Murat tasarımıdır.
- Tasarım bugüne kadar edindiğimiz bilgiler ile bir olgunun
kavramsallaştırılması, kalıplaştırılmasıdır. Olgu kendi tasarımına
uymadığında ise bu tasarım revize edilir.
- Tasarım, olgunun kavram dünyasındaki temsilidir (conception). Tasarım,
olgunun temsili işaretlerle ifadesidir (designare). Tasarım, olgunun
basitleştirilmiş fikri temsilidir, o şeyin kalıbıdır, kabıdır, tasıdır.
- Sonucunda tasarım çıkaran, ve en başından da niyeti tasarım çıkarmak olan
eyleme de tasarlamak denir.
- Tasarlamak eylemi tanım gereği var olan bir olgunun basitleştirilmesi ile
temsilinin çıkarılmasıdır.
- Hedefin (amacın) zorunlu belirsizliği, evdeki hesabın çarşıya uyamaması.
Tasarlama sürecindeki yaratıcılığın kaynağı olarak amacın belirsizliği.
- Yaratmak, yaratıcılık üzerine
- Tasarım ile yaratım kesiştiği ve ayrıştığı yerler (compare/contrast)
- Tasarlamak ile yaratmak
- Tasarım ile yaratım
- Tasarım eyleminin yaratma yolundaki yeri
- Yaratma ve bilmenin temel mindset farklılığı
- Yaratırken doğrulama, bilirken yanlışlama
- Yaratmak İnsana Mahsustur
- Yaratıcılığın her adımda olması temeli atılır. Bu yüzden, yaratıcılığı her
adımda unleash etmek lazım
- Yaratıcılık neden tasarım an(lar)ına endekslensin ki?
- Yaratım ve oluşum, doğanın tasarım yöntemi ve kendiliğindenliği
- Oluşumlar - Tasarımsılar (Designoid)
- Doğanın tasarım yöntemi
- Daniel Dennett - From bacteria to bach and back
- Tasarlanmamış ama tasarlanmışa benziyor
- Evrim Teorisini Anlamak ve Sosyal Olgulara Uygulamak Üzerine
- Daniel Dennett, Darwin, Lyell ve evolution ve emergence etrafinda
donulebilir
- Bu designoid’lerin aslında undesigned olduğunu anlamamızı sağlayan şey,
ölçek
- Yani zaman ölçeğini genişlettiğimizde ortada bir design olmadığını,
kendiliğinden gelişen bir designoid olduğunu anlıyoruz
- Belki her tasarım için bu geçerlidir, yaklaşınca da tam hayal ettiğimiz
gibi bir tasarım süreci olmadığını görebiliriz
- Bedenruh
- Ölçek meselesi tarafından fikir alınabilir
- Karmaşıklık ve Ölçek
- Maneviyatın basit bir matematik temeli ile modellenmesi
- İkinci noktanın yarattığı bağlam
- Graph theory
- Madde ve form’un katmanlı yapısı
- Atom, molekül, organizma, atom altı parçacıklar ile desteklenmesi, ya da
challenge edilmesi
- Sanat bağlamında değerlendirilmesi
- Sosyolojik, psikolojik bağlamda örneklendirilmesi
- Konuşmak Üzerine
- Bağlam Olarak Zaman
- Zaman kısmı değil de bağlam kısmından faydalanabilirim
- Basitten Karmaşığa, Kötüden İyiye
- Basitten karmaşığa gidişin nasıl mümkün olduğunu konuşalım
- Non-determinism’in determinism’i kapsaması
- Determinism’in alt kümesi olarak non-determinism mümkün mü?
- Spinoza etiğine referans verilebilir. totalde deterministik olan bir
sistem ama alt kümelerinde non-deterministik olarak deneyimlenir
- İnsan anlayışı (anlağı), eksikten bütüne gidebiliyor, anlayış zorunlu olarak
böyle, demek ki kötüden (eksik) iyiye (bütün) gidiş mümkün
- Üretimin, kötüden iyiye gidişi, ilk olarak prototiplerin çıkması, sonradan
iyileştirilmesi vb
- Rastgeleliğin ve ampirik yöntemlerin aklın bu yetkinliği üzerinden tasarım
ile ilişkisi
- Yanılma zorunluluğu, sürekli bütün kurma eylemi, anlam dünyasının sürekli
yeniden tasarımı
- Oluşkanlık (Emergence)
- Bunun ile, kötüden iyiye, yoktan vara, yanlıştan doğruya, irrasyonelden
rasyonele kendiliğinden gidişin mümkünatı
- Determinism’in non-determinism’i katmanlı ve ölçekli bir yapıda nasıl
doğurabileceği
- Spinoza’nın tek katmanlı sistemine geri dönelim
- Büyük ölçekte deterministik görünenin, küçük ölçeklerde
non-deterministik alt kümeler doğurmasını düşünelim
- Tek katman yerine çok katmanlı yapı hayal edelim, alt katlarda
determinizm’in üst katlarda nasıl non-determinizm doğurduğuna bakalım
- Demistified maneviyat, ruh, ölümden sonra hayatın bu bağlamda yeniden ele
alınması
- Oluşkancılık nedir, oluşkancılık olmayan şeyler nelerdir?
- Oluşkancı olma yolunda bizi hangi bedel karşılığında nasıl bir ödül bekler
- Emergence’ın bize verdiği, ya da bizden aldığı, novelty; yepyeninin
olmadığını anlıyoruz
- Bu bedeli ödemediğimizde ne kazanıyoruz ve ne kaybediyoruz, yani oluşkancı
olmamanın ödülü ve bedeli nedir?
- Geriye dönüklük
- Temize çekme eylemi olarak tasarlamak
- Tasarlamak tüm süreçtedir, her adımda geriye dönük yapılır, ve yeni
açılımlara imkan verir, sonuçta oluşan şey bir tasarımdır.
- Tasarım hala olanın kabası ve basite indirgenmişidir
- Tasarlamak ise sürekli olarak geriye dönük bir şekilde bu tasarımın
revizyonudur, idealin gerçek ile bağının sürekli yeniden tesisidir
- Tasarlama Üzerine
- Yaziya ilham veren eskiz, ana konu
- Önce designoid’ler türüyor, sonra design ediyoruz
- Deneme/yanılma ile compare/contrast
- Deneme/yanılma tasarımsıların oluşmasının zeminini hazırlar
- Deneme/yanılma ile tasarımsılar oluşur
- Tasarım ise bilinç ve irade ister
- Tasarımsıların elden geçirilmesi, düzenlenmesi ile mümkündür
- Tasarlamak her adımın sonunda bilinçli olarak yapılan geçmişi yeniden
anlamlandırma, düzenleme eylemidir
- Tasarlama eylemi olmadan ancak tasarımsılar doğar
- Yaşanmakta Olanı Öldürmek
- Yaşanılanın önce yaşanması, sonra anlamlanabilmesi üzerinden hayatın
kendisinin de anlam tasarımını sonraya bıraktığını gösterir
- Hukuk alanındaki yöntemlerin kıyaslanması
- Kıta hukuku - anayasa tasarımı, parisin tekrar tasarlanması vs
- Anayasanın arkasında bir anayasa daha olması, onu da iteratif bir tasarım
süreci yapıyor
- Parisin tekrar tasarlanması tam olarak sıfırdan değildi, önce orada başka
bir paris vardı, referans verilecek, yanlışları ve doğruları olan bir
paris
- Ada hukuku - anayasasızlık
- İçtihat kavramı
- Yasa tasarıları ve mevzuatlar, regülasyonlar ile hayatın düzenlenmesi
- Yaratımlar
- Fikren ilk fiilen son olması, fikrin hayata geçerkenki evrimsel serüveni
- Fikrin/vizyonun eylemi öncelemesi ve irade vs doğanın rastgeleliği ve
survival of the fittest
- Fikren İlk, Fiilen Son Olan Tanrı Hakkında
- Tanri kismi degil de bir seyin fikren ilk fiilen son olabilmesi
baglaminda tasarim ile ilgili olabilir
- Farabi ideal devlet(?)’e bakılabilir
- Ömer’in bahsettiği antik yunan referansına değinilebilir
- Esas usülden zaman bakımından öncedir, usül ise esastan öncelik bakımından
öncedir konusuna değinilebilir
- İdealsiz Kavramsallaştırılmamış Yaratım Olmaz
- Bilmek ve inanmak, kesişimleri ayrışımları
- Bilme eylemi olarak inanmak
- Bilinemezlik ve kabul
- Yaratma yolunda inanma eyleminin kaldıraç etkisi
- Yaratmanın zorlukları, yaratmaya uygun kültür ve koşullar
- Hiyerarşik Akıl vs Demokratik Akıl
- Hiyerarşik aklın yaratım yöntemleri
- Tasarımcılırın hiyerarşik düşünmesinin sorunları. Yapılan öngörülerin
faşizmi ve geleceğin oluşkanlığına olan kapalılığı
- Hiyerarşik aklın yaratıcılığa koyduğu engel olarak önden tasarlamak
- Tasarımcılığın prometheus sevdası
- Demokratik aklın yaratım yöntemleri
- Prometheus’çuluğa karşı epimetheus’çuluk
- Uzlaşma, didişme, çarpışma, sürekli tasarım
- Yaratıcılık tekelinin dağıtılması
- Son eylem olarak tasarlamak
- Bilinmezlik ile barışmak
- İkinci modernlik - yeni aydınlanmacılık
- Dünya tasarımının meta-skill’ler ile revizyonu
- Meta tasarım
- Geniş Anlamıyla Dil
- Dil ogrenmek, ustalasinca da kurmak, tasarimci icin bir gerek kosuldur
seklinde temel atilabilir
- Formal yerleşim
- Mimarlık olasılıklar yaratma sanatıdır, çerçeve belirleriz, organiktir,
yaşar
- Greglynn form üretici sistem / diagram
- Meta-tasarım gibi bir şeyden bahsediyor. öyle bir tasarım ki, onun içinde
yanlış ya da “istenmeyen” yapılamıyor
- Depremi bilmiyoruz
- But that’s ok
- Because we have our designs to embrace the unknowns of the future
- Because we have our meta-designs in case designs fail
- Because we have our meta-skills in case our meta-designs fail
- Because we have our meta-skills in case our meta-skills fail
Potansiyel referanslar ve okumalar
- empedokles - basitten karmaşıklığa giden yolda rerefrans alınabilir
- deleuze - assemblage
- systems theory, systemic emergence
- tasarim felsefesi ve emergentism
- wittgenstein - dil oyunlari
- bergson - gelecek ile ilişkiilenme türleri
- derrida - differance
- jean piaget
- charles lyell jeolojinin kurucusu
- biyoloji ile jeoloji arasındaki bağ bizi 19. yy’da bir sıçramaya götürdü
- maurice merleau-ponty, “varlık kendini müşhade edebilmemiz için bizden
yaratıcılık ister” der
- gregory bateson
- dağınıklığın doğallığı
- bütünsellik
- yüklenen anlamların sonradanlığı ve birer tasarım olduğu gerçeği
- zeynep sayın - çizginin boşluğu
- çizginin önce hatırlamak iken sonra tasarlamaya, olmayanı önden
belirlemeye dönmmesi
- ikinci modernlik - yeni aydınlanmacılık
- belirsizlikle baş etme becerisi
- aklın her şeyi netleştireceği kabulünden vazgeçip, aklın belirsizlikle
barışması
- skill değil - meta-skill’lerin önemi
- anlam dünyasının bir kez tesis edilmesi yerine sürekli bir anlam tasarımı
halinin yeni aydınlanma olması
- edgar morin - on complexity
- epistemolojik engel ve kesinti
- gaston bachelard’ın epistemolojik engeli, bize tasarımda yeniye ulaşırken
belli aşamaların olduğunu, her aşamanın kendi engellerini getirdiği, ve
bunun düzenli olarak zorlanması ve aşılması gerektiğini söyleyebilir
- gaston bachelard’ın epistemolojik kesintisi ise, bize idea’ların niteliksel
yapısını, gestalt’çı/holistik açılan bilgiye giden yolda sıçramaların
olduğunu aktarır
- bu sıçramalar ve sıçrama öncesi gelinen duvarlar, tasarımda doğrusal değil
döngüsel yöntemlerin daha yenilikçi sonuçlar doğuracağını gösterirken; her
döngüde kontrollü yıkım ve yapımlara imkan tanıması açısından yıkma ve
yapma becerilerinin bir meta-beceri olarak edinilmesinin öneminin de altını
çizer