Yaratmak vs Bilmek
Bilgi yanlışlandıkça güçlenirken, bir eser doğrulandıkça güçleniyor.
Yani konu bilgi ise, onu bir yere dayandırma çabası o bilgiyi gerçeğe bağlıyor. Oysa konu eser ise, onun kendi başına varoluşunu en başından kabul etmek bizi bir eser yaratmaya götürüyor.
Dünya düzdür dersem bu bir bilgi adayı, dolayısıyla bunu yanlışladıkça bilgiye ulaşıyoruz. Basit bir melodi fikri getirirsem bu bir eser adayı, bunu doğruladıkça esere ulaşıyoruz.
Gündelik hayatta davranışımız tersi yönde gibi görünüyor. Bilgi adaylarını doğrulamak, eser adaylarını da yanlışlamak gibi bir eğilimimiz var.
Bunu Ömer Aygün’ün fugue ile ilgili tespiti üzerine düşündüm yazdım.
Tespit anladığım kadarıyla şu idi; bir fugue eseri bir tema ile açılıyor, devamında o temanın işlenmesi ile ilerliyor. Biz eser tümünü ilk temaya dayandırarak açıklayabiliyoruz, ama ilk temayı açıklayamıyoruz, yani eserin ana fikri havada kendi başına duruyor.
Ben de buradan hareketle diyorum ki; bizi bir eser oluşturmaya götürecek ilk fikri bilgi gibi ele alıp yanlışlarsak, onun potansiyelini işleyemeden onu hiçbir yere bağlayamadığımız gerekçesiyle yok etmiş oluruz.
Bilgi için bu haklı ve yapıcı (constructive) bir tavır olabilir, çünkü bilginin gerçekle bağı olmasını bekliyoruz. Eser için ise bu yıkıcı bir tavır, çünkü eser tanımı gereği zaten kendi başına bir varoluşu/özü olan ve özünün de başka bir eserin eki olması gerekmediği, hatta tercihen olmamasının daha iyi olduğu, bir varlık türü.
Burada fugue’den yola çıktık diye konuyu sanat eseri ile sınırlamayalım, anlamı genişletelim. Doğanın bilgisi insandan bağımsız olarak gerçekliğe sahipken, insanın eserleri insan için anlamlıdır.
Çok geniş alırsak, dil de bir eserdir. Diğer canlılar için anlamsızdır, hatta o dili konuşmayanlar için de anlamsızdır, sadece o dili konuşan insanlar için anlamlıdır.
Bu bağlamda burada yazdıklarım da birer bilgi adayı değil, birer eser adayı. İlk bakışta saçma, eksik gelebilir, hatta gelecektir. Yanlışlama yolundan giderseniz kolayca yanlışlanıp çöpe atılabilir. Ama doğrulama yolundan giderseniz, evrilip birer fikre, esere dönüşebilirler.
Kendimize iyi davranalım, Sevgiler