Mutluluğu Aramak
Bir şeyi neden ararız? Daha önce sahip olmadığımız bir şeyi arar mıyız? Bilmediğimiz bir şeyi arar mıyız? Aşkı ararız belki, ne olduğunu bilmeden, ama mutluluğu ne olduğunu bilerek ararız.
Mutluluğu aramak karmaşık bir soru gibi duruyor, basitleştirelim. Cüzdanını aramak. Bir insan cüzdanını neden arar? Bir cüzdanı vardır ve bulamıyordur da ondan. Yani daha önce sahip olduğu için arar. Diyelim ki kaybetti, gidip yenisini alır, belki daha güzelini.
Mutluluğu ne zaman kaybettik? Mutluluk çocuklukta kaldı, ergenlikten beri arıyoruz. Bu iki dönem arasındaki farka bakalım; çocukken zekamız biraz geri, ergenlikte ise gelişimini tamamlamış oluyor. Hem bedenimiz, hem de beynimiz. Sonrası yaşlanmak.
Şunu demek istiyorum; mutluluk düşük zekada mümkün, dolayısıyla mutluluk bir çocukluk olgusudur. Öve öve bitiremediğimiz çocukluğa durup durup öykünmemiz aslında depresif bir tavırdır.
Yetişkin biri mutluluğu aramamalı. Gitti artık, yok öyle bir şey. Lise yılları, üniversite yılları hepsi ayrı güzel. Ama şu an üniversiteye girip okursak olur mu? E olmaz tabi.
O zaman neyi aramalı?
Bir kere şunu söyleyeyim; bir şey aramak zorunda değiliz!
Okuldan alışıyoruz tabi, yok birinci sınıf bitti, iki geldi, dönem bitti, vs. Sürekli level atlıyoruz. Mezun olunca da hayatı bu gibi kilometretaşlarıyla tanımlamak istiyor olabiliriz, ama bu yalnızca alışkanlıktan doğan bir istek.
Büyüdük artık, yani gelişim bitti. Bir şey aramak yok. Gez, oku, öğren, tanış, küs, barış, iç, eğlen. Bir sebepten dünyadasın ve yaşıyorsun, kendi hayatını tasarla ve o şekilde yaşa.
Herkesin böyle özgürlüğü yok tabi; sorumluluklar, iş, para kazanmak. Kitap epey ucuz mesela. Zihne yatırım da fena bir hayat değil. Bir cep telefonu fiyatıyla 400 kitap alınabiliyor. Daha dandik bir telefon alıp, artanla 20 kitap alıp, her gün 20 sayfa okuyup, 1 yılı böyle geçirmek çok mantıklı.
Biraz fazla mantıklı. “Kitap oku” öğütü neden çok sıkıcı? Yetişkin olmak neden sıkıcı? Keşke tekrar çocuk olsak, o zaman her şey çok eğlenceliydi. Yalnızca sıkıcı insanlar sıkılır. Hayat gayet eğlenceli, kitaplar gibi.