Kavramlardan Vazgeçebilmek
Bir insan kendini din üzerinden tanımlamak zorunda mıdır? Nasıl hiçbir tarikata üye olmadan müslüman olabiliyorsam, hiçbir dine üye olmadan da insan olabilirim. Aynı şekilde hiçbir millete bağlı olmadan da insan olabilirim, vatandaş da olabilirim.
Kendimizi, yaşadıklarımızı, çevremizi, ülkemizi, dolayısıyla hayatımızı anlamaya yardımcı olmak üzere kullandığımız tüm kavramlar, aslında mutlak bir tanım yapmaz. Yani her yanıyla yaşadıklarımızı tanımlamaz, tanımlayamaz. Dolayısıyla bir yakınsamadan ibarettir. Bu anlama çabasını bir labirente benzetirsek, eğer bu kavramlar üst üste bindiklerinde bizi bu labirentte çıkmaza sokarsa onlardan vazgeçebiliriz. Labirentte vardığımız çıkmazdan geri döner, gerçekliğimizi tekrar tanımlamak üzere yeni kavramlar icat ederiz, etmeliyiz.
Örneğin “terör” ve “terörist” kavramı ne zamandır hayatımızda? Bunu biraz düşünmek ve bu kavramın hayatımızda olmasının ne faydası olduğunu sorgulamak da istiyorum. Bu kavramın bizi amacına ulaştırmadığını düşünüyorum. Yani teröristlere terörist diyerek terör yok olmuyor, özetle işe yaramıyor. Hatta bir şeylerin düzelmesinin önünü kesiyor bile diyebilirim. Müslümanlar da bir birilerine kafir diyor da ne oluyor. Bu tip kavramlardan vazgeçmemiz gerektiğini düşünüyorum.